Çay hakkında ilginç bilgiler #1




Siyah çay, yüzde 75’lik oranla dünyada en popüler olan en çok tüketilen ve çay çeşidi. Çin’de kırmızı çay olarak adlandırılan siyah çayın genel olarak çok ezilmiş kırık yapraklarla demlenmesi, çayı daha koyu yapıyor. 19. yüzyılda aromalarla, popüler kokularla harmanlanan siyah çay, Earl Grey gibi çeşitlerin doğmasını sağladı.

Earl Grey çayı, turunçgiller familyasına ait bergamot meyvesinin kabuğundan çıkarılan rayihalı yağla tat verilen bir çay harmanı. Adını 19. yüzyılda Britanya başbakanı olan II. Earl Grey’den alan çay, günümüzde dem rengi, buruk tadı ve hem sert hem yumuşak derecesiyle aromalı çay sevenlerin vazgeçilmezi.

Çay, doğal bir antioksidan olup B1, B2, B6 vitaminleri yönünden ve potasyum, manganez, folik asit ve kalsiyum açısından zengin bir içecek. Bitki Çayı ise çay bitkisinin yapraklarından elde edilmediğinden gerçek çay olarak kabul edilmemekle birlikte bitkilerin, kök, gövde, çiçek gibi kısımlarından oluşuyor.

Dünyanın en iyi çayları dağlık alanlarda, deniz seviyesinden 900-2 bin 100 metre yükseklikte, tropik ve subtropik bölgelerde yetiştiriliyor. Çin, Hindistan, Kenya, Sri Lanka, Türkiye, Endonezya, Vietnam, Japonya, İran ve Arjantin gibi ülkeler çay üretiyor.

Çay bitkisinin tohumdan başlayan büyüme serüveni 4-12 yıl alıyor. İlk hasat üçüncü yılda, gelişim aşamasında yapılırken bitkide tam verimli hasat 12. yıldan itibaren başlıyor.


Köklenme oranının düşük olmasına karşın, çaydan kış döneminde alınan odunsu çeliklerle, bitkisel hormon kullanarak yeni bitkiler üretmek mümkün. Doğal ortamında büyümeye bırakıldığında, bulunduğu ortama göre 3 ile 20 metreye kadar boylanabilen çay bitkisi, 100 yıllık ömre sahip.

Dünyada yılda üç milyon ton çay üretiliyor. Dünyanın en büyük çay üreticisi olan Çin’i, ikinci sıradaki Hindistan izliyor. Yeşil çay ve diğer bölgesel çayların ön planda olduğu Çin’de de çayın önemi oldukça fazla. Çin’de çay, kapaklı kupalarda demleniyor ve yine bu kupalarla içiliyor.

Hindistan’da, kuvvetli bir aromaya sahip yerel çaylar, bolca şeker, süt ve tarçın gibi ilavelerle hazırlanıyor. Türkiye’de siyah çay günümüzde çaydanlıkta demleniyor. Demi bol ve büyük ölçüde şekerli tüketilen çay tercihen ince belli, küçük cam bardaklarda içiliyor. Türkiye’de çay, sabah kahvaltısı ve akşamları başta olmak üzere günün her saatinde, her kafe ve restoranda, her özel ve sıradan günde içilebiliyor.



Fas’ın en otantik yerleşimi olan Marakeş’in kendine özgü Moroc çayı, çay doldurma kültürü var. Bu iş yapan seyyar satıcılar, bolca nane ve şekerden hazırlanan çayı bardaklara yüksekten dökerek hafif köpük oluşturuyor.

Çay, İran ve Afganistan da milli içecek olarak tanıtılıyor. Yeşil çay susuzluğu giderirken, siyah çay ise sıcak içecek olarak tüketiliyor. Her ikisi de bol şekerli hazırlanıyor.

Kuzey Afrika’da çoğunlukla yeşil çay tercih ediliyor. Süt ve bolca şeker ile hazırlanan çay, cam bardaklarda sunuluyor ve günün her anında tüketilebiliyor. Çayın, kültüründe önemli bir yer tuttuğu Japonya’da da yeşil çay tercih ediliyor. Hazırlanmasından içimine kadar bir ritüel gibi ele alınan çay, hafif ve yumuşak kıvamda tüketiliyor.

Tibet’te, süt ya da suyla oldukça uzun süre demlenen çay, tahta yayıklarda tereyağı ile çalkalanarak hazırlanıyor. Çayı 17. yüzyılda içmeye başlayan Ruslar, pahalı olması nedeniyle 19. yüzyıla dek fazla tüketemeseler de, sıcak metalin uzun süre sıcak tutmasından dolayı geleneksel olarak semaverde yapıyorlardı.

Birleşik Krallık’ta ise günde 165 milyon, yılda ise 62 trilyon fincan çay tüketiliyor. Britanyalılar dünyada ikinci en çok çay tüketen toplum. İngilizler, sert içimli hazırladıkları çayı süt ve şekerle tatlandırmayı ve böylece tattaki burukluğu azaltmayı tercih ediyorlar. Tüm dünyada bilinen ‘Beş Çayı’ konsepti de yine İngilizlere ait.

Avrupa’da genellikle bitki, meyve ve aromalı çaylar tercih edilirken, siyah çay çoğunlukla bardak poşet formatında kısa sürede demleniyor. Amerika’da ise soğuk çay da bol miktarda içiliyor. Özellikle güney eyaletlerde çay ya soğuk suyla demleniyor, ya da sıcak suyla demlendikten sonra soğumaya bırakılıyor.


Çay poşeti, ilk kez 1908’de Amerikalı Thomas Sullivan tarafından denendi. Müşterilerine çay örneklerini sunmak için küçük ipek çantalar hazırlayan Sullivan, bu fikrini çay poşeti olarak geliştirdi.

Dünyanın en pahalı çay poşeti ise, PG TIPS çay şirketinin 75. kuruluş yıl dönümü anısına tasarlandı. Üzeri 280 tane pırlanta ile süsü çay poşeti 12 bin dolar değerinde.

Tieguanyin, bir tür Oolong çayı. Çin’de üretilen bu marka, dünyanın en pahalı çayı olarak kilosu üç bin Dolar’dan satışa sunuluyor. Hong Kong’un Ritz Carlton Oteli’nde çaydan yapılan yemek istiyorsanız, 8 bin 888$ ödemeniz gerekiyor.

Lipton, dünyanın en popüler ve en çok satan çay markası. Dubai’nin Jebel Ali şehrinde bulunan fabrikasında en az beş trilyon çay poşeti satılıyor. Avrupa’da, 16. yüzyılda çay yapraklarıyla fal baktırmak oldukça yaygındı.

Çay, Türkiye’de Cumhuriyetin ilanının ardından üretimine başlanan, henüz ülkemiz için çok yeni bir tat olmasına rağmen gündelik yaşamın vazgeçilmez içeceği. İşyerinde, evde, komşuda, sahilde, piknikte, üzüntüde, sevinçte her türlü mekan ve duygu durumunda tüketilen içecek sosyal yaşamımızın odağında yer alıyor.